Şu yandaki asil, şık, yakışıklı, siyah şey benim oğlumun burnu. Kendisini bundan tam 18 ay önce hem bişey bankası kredisi hem de baba desteği ile aldım.
O tarihten bu yana da her ayın son günü dışında arabama büyük bir aşk besliyorum. Ayın son günleri ise kredi ödeme günü! Hesap zaten eksilerdeyken bir de maaşımın yarısı kadar parayı Internet Şubesi marifeti ile 2 tık ile bir anda hesaptan çıkarıverince aşk falan kalmıyor haliyle. (Evet ben krediyi ayın 30'unda alırsam ödemelerimi de ay sonunda yapacağımı hesaplayamayan bir işletmeciyim.)
Söz konusu banka ödeme yaptıktan sonra bir ekranda kredi ile ilgili özet çıkarıyor sözüm ona. Şık bir tablonun içinde, YTL, faiz, vade gibi kavramlar kullanarak verdikleri mesaj bu:
"Daha 18 ay bu parayı ödeyeceksin, ki bu toplamda senin 9 maaşın kadar para yapıyor. Hesap bakiyen ise her zamanki gibi sıfır. Ek hesaptan yemişsin yine. Oraya 1 maaş borcun var. Yarın al maaşını, hemen buraya yatır"
Her ayın son günü kendimi bir kısırdöngü içinde dönüp duruken başı dönmüş buluyorum. Aşk? Parasız olmuyormuş cidden. En azından araba sevdası olmuyormuş.
Yarın yine sevmeye başlarım oğlumu, bugün küsüm kendisine.