<body><script type="text/javascript"> function setAttributeOnload(object, attribute, val) { if(window.addEventListener) { window.addEventListener('load', function(){ object[attribute] = val; }, false); } else { window.attachEvent('onload', function(){ object[attribute] = val; }); } } </script> <div id="navbar-iframe-container"></div> <script type="text/javascript" src="https://apis.google.com/js/platform.js"></script> <script type="text/javascript"> gapi.load("gapi.iframes:gapi.iframes.style.bubble", function() { if (gapi.iframes && gapi.iframes.getContext) { gapi.iframes.getContext().openChild({ url: 'https://www.blogger.com/navbar.g?targetBlogID\x3d9035958\x26blogName\x3dGece\x26publishMode\x3dPUBLISH_MODE_BLOGSPOT\x26navbarType\x3dSILVER\x26layoutType\x3dCLASSIC\x26searchRoot\x3dhttps://sebnem.blogspot.com/search\x26blogLocale\x3dtr_TR\x26v\x3d2\x26homepageUrl\x3dhttp://sebnem.blogspot.com/\x26vt\x3d49898149766296179', where: document.getElementById("navbar-iframe-container"), id: "navbar-iframe" }); } }); </script> Gece Logo Ana Sayfa Profil

Pazartesi, Eylül 19, 2005

Tatil

Malumunuz tatile gitmiştik. Kimilerinin loser tatili dediği huzur tatilimize “ Gidin gidin ne işiniz varsa orda emekli, bebekli, göbekli sezonunda” nidaları ile başladık. İlk 4 günü aile modunda ve Muzaffer Kuşhan zayıflama kampı tadında geçen tatilimizin genel programı sabah 7’de kalk borusunun –guguk kuşunun- ötmesi ile başlıyordu.

Eskiden olsa, sabaha karşı eve gelirsin ama en geç 9’da “Hanım kalkmıyor mu bunlar daha, tatilde bile bir kahvaltı edemeyecek miyiz hep beraber” sesini duyarsın ilk önce. Sonra televizyonun sesi açılır, sonuna kadar, mecburen kalkarsın. Son dönemde babam teknolojinin yardımı ile cep telefonundan ev telefonunu defalarca çaldırarak uyandırırdı bizi. Oysa şimdi 7’de guguk kuşunun sesine uyanıyorsun, üstelik bir de hoşa gidiyor o ses.

Tatilin ilk günleri, “ulan eylülde aile ile tatil, sabah erkenden kalk 5.5 km yürü, sonra öğle yemeği için fasulye ayıkla, kesin yaşlanıyorum” düşüncesi geçti. Bunları yapmaktan çok, bunları yaparken zevk almak beni endişelendiriyordu aslında.

Sonra sürpriz yaptı bir arkadaşım ben geliyorum dedi. Sonra diğer bir arkadaşım daha geldi. Tatil iyice keyifli hale gelmeye başladı. Ama tabi üçümüzde yaşımızı başımızı almış olgun bayanlarız. Sabah kahvaltı hazırla, topla, bulaşık sonra deniz faslı, “ay yerleri silsek mi, leş gibi ev” muhabbeti, okey-tavla partileri falan… “Kısmet-metre” olarak okey ve tavla becerimizi kullanmamız sonucunda büyük bir aşkım olduğu sonucu çıktı. Ay bir insan bu kadar mı şanssız olur? Kızlar canıma okudular valla.

Tatil aynı moda hayata devam ederken birden karşıma ilk gençlik yıllarımı beraber, aynı çılgınlıkla geçirdiğimiz bir arkadaşım çıktı. Ben yüzsüzce “Egeeee, ben kullanacam senin scooteri” dediğim için bir daha mümkün değil inandıramadım huzur tatili yaptığıma. (Çünkü en son 18 yaşında yapmıştık bunu, ilk ehliyetimizi aldığımızda 4 scooter kiralayıp 2 tanesini aynı kazada, diğer iki tanesini de farklı kazalarda harcamıştık. Bu sefer her ne kadar dönüşleri beceremesem ve zavallı arkadaşım her seferinde arkadan müdahale etmek zorunda da kalsa, çok eğlendim, çok sevdim.) Sonuçta uslanmama akıl sır erdiremeyen bu adam bende ne rejim bıraktırdı, ne uyku düzeni.

Ama onunla görüştükten sonra anladım, meğer geldiğim yer sağlık kampı değil, bildiğimiz son 23 senedir gittiğim Didimmiş, ve ben çok özlemişim sabahlara kadar bizim evde yıldızlara baka baka yapılan alkollü sohbetleri, içerdekiler uyanmasın, komşular duymasın diye yapılan fısır fısır konuşmayı, gece serildiğimiz yerde uyumayı, dedikodu yapmayı…

Çok keyifli, çok huzurlu, çok neşeli bir tatil geçirdim. Şimdi işin yoksa bir 51 hafta daha çalış ki 1 hafta daha huzur yapabilesin.

(Web günlüğünün hakkını veriyorum valla. "Size ne benim tatilimden?" sorusu sizin olası "Bana ne senin tatilinden?" sorunuz ile eş zamanlı aklımdan geçmiyor değil, ama bugün MSN'de o kadar çok kişi "e, baktık bloga anlatmamışsın tatili" dedi ki yazayım bari dedim.)

4 Yorum:

Blogger Gün der ki...

Ohh ne güzel tatil olmuş, yaz tabii sen yazacaksın ki bizimde tatilimiz depreşsin :)

9/20/2005 12:22:00 ÖÖ  
Anonymous Adsız der ki...

hooşgeldin şebnemcim. özledim sizi. tatil için bir sene beklemeyi ne gerek var hafta sonlarında kaç gel buraya ikişer günlük tatiller yaparız :)

9/20/2005 08:10:00 ÖÖ  
Blogger Yazarken Eğlenen Adam der ki...

Bak bide anlatmış, gittiği yetmemiş... Bana ne bana ne bende istiyom gitmeyi..! :))

9/20/2005 10:23:00 ÖÖ  
Blogger Gece der ki...

Şu anda okumam gereken en az 100 sayfa İngilizce makale ve yarın sabaha kadar hazırlamam gereken sunumla mesaideyken tatilde şimdi bu saatte ne yapıyorduk diye düşünmek pek keyifli olmuyor.

9/20/2005 06:31:00 ÖS  

Yorum Gönder

<< Ana Sayfa



eXTReMe Tracker