Dün akşama kadar
tesiste kaldıktan, kazasız belasız günü atlattıktan sonra tam çıkarken yandaki çimlik alanın sulandığını fark ettim. Kenarına kadar gittim, rüzgardan uçan damlalar azıcık serinletsin diye. Ulan dedim sonra, filmlerde hep olur, kız fıskiyelerin arasından koşar, nasıl "hoş" bir görüntüdür o, Sepuk ve Çeydıl dillerinden düşürmezler. İzmirin sıcağı da motive etti. Hadi dedim dalayım sahaya, koşayım, serinleyeyim, ıslanayım...
Şimdi gözünüzün önüne gelen, fıskiyenin altında beyaz t-shirti ile ıslanan kız görüntüsünü silin, onun yerine hayvanat bahçesinde serinlesin diye üzerine hortumla su sıkılan fil görüntüsünü getirin. Bu görüntü bu duruma daha uygun :)
Hele bir de sahanın suyu fazlası ile yediğini, o çimlik ve çekici alanın aslında bataklık olduğunu düşünürsek benim keyif, ıslak bir şekilde paçamdaki ve ayakkabıdaki çamurları temizlemek ile sonuçlandı.
Pişman değilim, yine yaparım.