<body><script type="text/javascript"> function setAttributeOnload(object, attribute, val) { if(window.addEventListener) { window.addEventListener('load', function(){ object[attribute] = val; }, false); } else { window.attachEvent('onload', function(){ object[attribute] = val; }); } } </script> <div id="navbar-iframe-container"></div> <script type="text/javascript" src="https://apis.google.com/js/platform.js"></script> <script type="text/javascript"> gapi.load("gapi.iframes:gapi.iframes.style.bubble", function() { if (gapi.iframes && gapi.iframes.getContext) { gapi.iframes.getContext().openChild({ url: 'https://www.blogger.com/navbar.g?targetBlogID\x3d9035958\x26blogName\x3dGece\x26publishMode\x3dPUBLISH_MODE_BLOGSPOT\x26navbarType\x3dSILVER\x26layoutType\x3dCLASSIC\x26searchRoot\x3dhttps://sebnem.blogspot.com/search\x26blogLocale\x3dtr_TR\x26v\x3d2\x26homepageUrl\x3dhttp://sebnem.blogspot.com/\x26vt\x3d49898149766296179', where: document.getElementById("navbar-iframe-container"), id: "navbar-iframe" }); } }); </script> Gece Logo Ana Sayfa Profil

Perşembe, Temmuz 14, 2005

Español

Geçen gün şarkı sözlerinin can acıttığını söyleyerek kulaklığı çekivermiştim. Oysa şarkılara boşuna çamur atmışım. Meğer bu aralar herşey beni takip ediyormuş, herşey acıtmak için bekliyormuş.

Efenim malumunuz bir süre önce erkek arkadaşımızdan ayrıldık.
Entrasan bir biçimde, mühendislik, idari bilimler, fen-edebiyattan falan mezun olanlar psikolojik danışmanlık verilebiliyor ya, benim de civarda da bi dolu bi dolu psikolog arkadaşım var. Hepsi aynı tavsiyede bulundu.


Bir uğraş bul kendine.


Önce direndim, malum yeni uğraş YeniyusCesaretisYokusFobia'ma pek uymuyor. Sonra tamam dedim. İspanyolca öğreneyim web üzerinden. Hem birşey öğrenirken onu düşünmem, hem de yalnız olacağım için fobik bir durum oluşmaz. Hemen register oldum derse. Nasıl hevesliyim.

Amaç çok açık: "Taner"in aklımıza az gelmesini sağlamak.İlk haftanın konusu "to have". Bu fiilin İspanyolcadaki karşılığı: "Tener"

Edit: Psikolog arkadaşlarım, valla çok minnettarım hepinize, blog komik olsun diye kasıyorum, o yüzden dalga geçiyorum, yoksa siz ve tavsiyeleriniz her eve lazım.

2 Yorum:

Blogger Erol der ki...

Hayatta ki herşey alışkanlıktan ibarettir.
Kendine bir meşguliyet bul olayı ise ben de; Kendimi tamire verilmiş hissi yaratıyor :) Ne gerek var ya hu!

Nasıl alışkanlık yaratmışsa gelmesi, gitmesi de bi o kadar yaratacaktır alışkanlık.

7/14/2005 06:27:00 ÖS  
Anonymous Adsız der ki...

Şebnemcim,
Anlamlı aktivitelerle tüm zamanını doldurmaya çalışarak debelenmek boşuna derim :) dur ya o kadar vahim diğil tabi:)aşk gibi mutlu ettiğinde süper ya diyip top gibi havalarda sekerken ama üzüldüğünde ise hastalık bu diyip sinir eden duygular bütününden öle biz karar verdik olgun bi şekilde ayrıldık dedikten sonra hemen bitecek bişey olmadığını, hayatını etkileyeceğini, yaptığın proje planında geçikmeler gibi zararları olacağını kabullenmekle başlanıyo tedavi sanki.Derim ki yapıcak bişey yoksa (durumu iyiye çevirmek için) bigün gazete okurken onu düşünmeden gerçekten aklını full size editörün köşesine verebildiğin, İspanyolca’da tener’i taner gibi okuyup film şeridi gibi olan bitenin aklından geçmediği zamanı beklemekten başka aslında yapacak birşey yoktur.(Yane dün dediğim gibi yapıcak bi şey yok ölmek lazım şeklinde:) ) Sabırla geçmesini bekleme süresinde, yan etkileri olabilecek alkol, yollarda aşırı hız, ,aç olmadan yemek yemek ,senin belki unutturur ve görür o diyip bulduğun aynı zamanda sana sevgilim olabilir potansiyeli ile bakan arkadaşlara takılmak gibi şeylerden uzak durmak lazım:)
Tabiii bir de arada bir olan şiddeti ve sıklığı zamanla azalan kriz anları var. Bu zamanlarda ise mutfaktaki malzemeye göre kriz yönetimi uygulamak gerekiyor. Bilmem işine yarar mı ama benim kriz yönetimi faaliyetlerim arasında çok yüksek sesle kesinlikle arabesk tadında olmayan tikidik tukudaukk veya cuff cıfff eden şarkıları dinlemek, yüzmek, en sapıtabileceğim arkadaşlarımla anlamlı geyik yapılamıyorsa bile saçmalayıp deli gibi gülmek, şiddetle fotoğraflardan uzak durmak( mümkünse geri dönüşümü olmayan bir kutuya atmak) , aşık olduğun arkadaşla yaşadığım en kötü anı kendime hatırlatmak, fazla entellektüelite katmayan ama ilgimi çeken penguen veya en lüzumsuzundan bi Pazar eki gibi şeyler okumak(Çok akıllı uslu bişey okumak zaten konsantrasyon sorunu yaşadığın için sıkıcı olabiliyo), film izlemek, puzzle yapmak, özellikle akşamları telefona cııss gibi şeyler yazan bi post-it eklemek, ağlamak gibi şeyler mevcuttur.(Daha iyi bişeyler bulursan denemek üzere bana da iletirsen sevinirim.)
Hade görüşürüss soraa :)

7/15/2005 04:46:00 ÖS  

Yorum Gönder

<< Ana Sayfa



eXTReMe Tracker