Dün akşam niyet ettik sinemaya gitmeye. Gittik de gitmesine... Ama izleyemedik. Gerisini Buraktan okuyoruz:
"Dün akşam (24 Temmuz 2006) 4 kişi Tüze – Armada sinemasına Supermen filmine gitmeye niyet ettik. Önceden arayip yer ayırttık. 2 saat öncesinde orada
buluştuk, yemek yiyip biletimizi aldik. 5. Salon J sırasının ortası. Film saati geldi, girdik salona yerimizi bulduk oturduk (!) Oturmaya çalıştık daha dogrusu. Bana denk gelen koltuğun oturma yeri kırılmış. Arkaya yaslanınca oturak öne kayıyor ve düşüyor. Aslında böyle durumların olmaması gerekirken insan hoşgörebilir –zira o an olmuştur, bir önceki seansta olmuştur, görevliler farkına varamamıştır vs.- ve başka bir yere geçer oturursun. Biz de ön sıraya geçtik oturduk. Derken kalabalık bir grup geldi. Ha bu sırada film başlama saatini 12-13dk geçmis ve hala reklam vardı. Yer gösteren görevli o sıranın tamamen dolu oldugunu söyledi. Peki dedik kalkalim ama bizim de koltuğumuz kırık. Hani dedi bir bakayim. Gittti kendince o oturagi yerine yerlestirdi ve tamam oldu gelin oturun dedi. Olmaz kardesim oturunca gene kayiyor orasi dedik. Yok yok ben yaptim simdi kayma yapmaz dedi. Eh dedik peki filmin baslamasina da artik anlar var, salonda huzursuzluk cikmasin diye gectik yerimize. Daha oturur oturmaz aynen dedigimiz gibi oturak kaydi ve yerinden cikti. Gorevliye bak dedik olmamis. Arkadas gayet kustahca bir tavirla "o zaman gidin giseyle halledin derdinizi" dedi.
Gecer oturur baska yere izlersin filmi ama adam o kadar kustah ki baska bir yer gosterme zahmetine bile katlanmiyor. Bir de biz bu adama yerimizi fenerle isaret etti diye para verdik. O'nu birak, bilete para verdik.
Iste ben de o sinirle koltugun kopan oturagini kucagima aldigim gibi bir hisim giseye indim. Bu arada film basladi. Pesimden de bir gorevli geliyor "1 dk koltugu goturmeyin" diye bagirarak. Takip et dedim beni. Giseye geldim ve "buyrun" dedim "bu koltugunuz bu da biletiniz, paramizi geri verin." Ne oldu da bu kadar sinirlendik diye lutfen sordular. Sonra da tabi iade edelim paranizi diyip kredi kartina geri yukleyip olayi orada kendilerince bitirdiler.
Eglenmek icin gidiyoruz sinemaya. Onlarin gorevi de gelen musteriye hos vakit gecirtmek. Bunun icin bilet satiyorlar ve para aliyorlar. Orada bize bir sey bagislamiyorlar. Isini sevmeyen insanlar elbette yaptiklari isi de ellerinin ucuyla oylesine yaparlar. Ama ne yazik ki Armada sinemasi calisanlarinda ciddi bir saygi eksikligi de var.
Bu sinemanin kacinci vukuati. Duvarlarindan ses gecer, salona yanik yag kokusu dolar, rezervasyon yaptigin bileti illa ki 1 saat oncesinde almak zorundasindir, film kopar, klima bozulur, jenerigi sonuna kadar oynatmazlar, filmin netlik ayarini yapamazlar, musteriyi sagilacak inek olarak gorurler. Ama bir seyi gozardi ediyorlar ki sinema izleyicisi de keriz degil ve de Ankara'da cok daha guzel sinemalar da var.
Tavsiyem Armada'ya gidip sinirlerinizi bozmayin, vaktinizin icine etmeyin."